YPG süreci sabote etme çabasında mı? Çok konuşulacak AKP kulisi: DEM Parti’nin Hakan Fidan ile polemiğe girmesi ‘şüpheli’

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, 13 Ağustos’ta Suriyeli mevkidaşı Esad Hasan Şeybani ile yaptığı ortak basın toplantısında “Bizim de artık tolere etmekte zorlandığımız gelişmeler var. Hali hazırda Türkiye, Irak, İran ve Avrupa’dan gelen örgüt üyelerinin Suriye’yi terk etmediğini görüyoruz. 10 Mart’tan ve Türkiye’de yürüyen süreçten sonra örgütün Suriye’de güven telkin edici bir gelişmesini de görmüyoruz. Tam tersine, bütün süreçleri, gerek Şam’daki gerek Ankara’daki süreçleri, olası bir sorunda faydayı maksimize etmek için beklediklerini görüyoruz. Bunu görmediğimizi zannetmesinler, bunu görüyoruz” demiş ve “Enayi değiliz” ifadesini kullanmıştı.

DEM Parti Sözcüsü Ayşegül Doğan, Bakan Fidan’ın sözlerine, “Dışişleri Bakanı Fidan, zaman zaman acaba ‘Suriye Kabinesi’nde mi’ diye bir soruyu sordurtmamıza neden olabilecek açıklamalar yapıyor. Zaman zaman demek fazla olabilir çünkü çok sıkça yapmaya başladı. Hakan Fidan’ın dili üzülerek belirtmeliyiz ki sürecin ritmine de tonuna da uygun değil. Sürece uygun bir dil kullanmıyor Dışişleri Bakanı” ifadeleriyle tepki göstermişti. Nefes gazetesi yazarı Nuray Babacan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ile DEM Parti arasında çıkan tartışmaya ilişkin olarak AKP kulislerinde konuşulanları aktardı.

Nuray Babacan, “Açılımı Suriye’ye çıpalayanlar” başlıklı yazısında, şunları kaydetti:

“- İktidar, son dönemde Suriye’nin kuzeyinde YPG üzerinden yapılmaya çalışılan yeni pazarlıklar ve yeni talepleri, ‘hem açılım sürecine sabote etme hem de varılan anlaşmalar ve verilen sözlerden uzaklaşma’ açısından değerlendiriyor.

– Terör Örgütü Lideri Abdullah Öcalan’ın Şam hükümeti ile SDG arasında yapılan 10 Mart anlaşması konusunda pozisyon almaması, DEM yönetiminin sık sık Suriye’de sadece kuzeydeki gelişmeleri önceleyen açıklamalar yapması, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan üzerinden hükümetle polemiğe girmesi ‘şüpheyle’ değerlendiriliyor.

– Türkiye’nin ve Şam yönetiminin bölgede varlık göstermesini istenmediği YPG’nin 3-4 bin PKK’lının elinde olduğu, Şam yönetimiyle yapılan 10 Mart anlaşmasını sabote etmek için son günlerde belirgin bir faaliyete geçtikleri bilgisi paylaşılıyor. Yapılanlar, ‘Bu süreçte ne koparırsak kardır anlayışına’ bağlanıyor.

– Son çıkışlar, bölgedeki Kürt ve Arap aşiretlerinin komiseri olarak hareket eden YPG’nin, kendine yönelik yeni avantaj sağlama çabası olarak yorumlanıyor. DEM yönetiminin açıklamaları, ‘örgütten alınan talimat’ olarak değerlendiriliyor.

– Ayrıca Şam hükümetinin şimdiye kadar bölgede sadece Kürt aşiretleri muhatap aldığı, en az onlar kadar nüfusa sahip Arap aşiretleriyle ilişki geliştirmeye başlaması üzerine kriz çıktığı anlatılıyor. Bölgenin sosyolojisine farklı bakışın, rahatsızlık yarattığı iddialar arasında.

– Bütün bunlar, Suriye’nin kuzey bölgesinde yüzde 6-7 nüfus varlığı ile coğrafyanın yüzde 35’in de hüküm sürme çabası olarak yorumlanıyor. Tüm bu zorlamalara karşın, son seçimlerde 300 kişilik parlamentoda sadece 6 milletvekili çıkarabildikleri de notları arasında.

– SDG’deki Kürt ve Arap aşiretlerinin söz hakkı olmadığı, tüm kontrolü PKK’nın üstlendiği, anlaşmanın ardından bu etkilerini kaybetme korkusu yaşadıkları savunuluyor. Bu ekibin Türkiye’deki çözüm sürecini sabote etme çabası içinde olduğu istihbaratçıların iddiası.

– Hükümet kaynakları, ABD’nin ve Avrupa’nın gelişmelere Türkiye’yle uyumlu bir açıdan baktığını savunuyor. Kesinlikle bölünmüş bir Suriye istenmediği, geçiş sürecinin Şara hükümeti tarafından tamamlanmasına karar verildiği anlatılıyor. ‘Temel uzlaşmadan sapma yok’ yorumları yapılıyor.

– Ancak iktidar için asıl sorunun, Öcalan ve DEM yönetiminin Suriye’de varılan anlaşmaya karşı nasıl tavır geliştireceği. Fidan üzerinden başlatılan tartışma bununla ilişkilendiriliyor. ‘Biz enayi değiliz’ sözü sanki Türkiye’deki gelişmeler ve açılım süreciyle ilgili söylenmiş gibi tepki gösteren DEM’in asıl niyeti sorgulanıyor.

Hatta, Suriye’nin kuzeyinden Türkiye’ye verilen mesajın, ‘Eğer siz Suriye’de bizim aleyhimize adım atarsanız, Türkiye’deki açılım çabalarını sabote edersiz…’ olduğunu öne sürenler var…”

Related Posts

UFO istilası bekleyen milyonerden şok hamle: ‘UFO avlama’ merkezi

Bazı milyonerler paralarını yatlara, golf tatillerine ya da bir futbol kulübüne yatırırken, İngiltere’de William Sachiti isimli milyoner çok daha farklı bir yol seçti. Askeri bir üssü satın alarak dünyanın en gelişmiş UFO avlama merkezine dönüştürdü.

Evrensel’e saldırıda yeni gelişme

Evrensel gazetesinin İzmir Bürosu’na 13 Ağustos’ta düzenlenen silahlı saldırıyı gerçekleştiren İsa Can Biler tutuklandı.

Yürüyen merdivenlerde taciz iddiası! Sapığın savunması çıldırttı

İstanbul’da metroda yürüyen merdivenlerde bir kadın, arkasındaki erkeğin tacizine uğradığını iddia ederek o anları kayda aldı. Şüphelinin “Tutunacak yer yoktu, yanlışlıkla dokundum” savunması görenleri çileden çıkardı. Kadın metro durağında “Sapık” diye bağırırken çevredekilerin duruma müdahale etmemesi dikkat çekti.

İçişleri ve Milli Savunma Bakan Yardımcıları Elazığ Ticaret Borsası’nı Ziyaret Etti

İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Sağlam ve Milli Savunma Bakan Yardımcısı Şuay Alpay, Elazığ Ticaret Borsası’nı ziyaret ederek, yeni hayvan pazarı ve Besi OSB projeleri hakkında bilgi aldı. Projelerin ilerleyişi ve Elazığ’daki asayiş durumu hakkında değerlendirmelerde bulundular.

Yılın transfer bombası! Nicolo Zaniolo ezeli rakibe hayırlı olsun

Galatasaray’da ayrılığı gündemde olan Zaniolo için sıcak bir transfer gelişmesi yaşandı. Roma’dan Galatasaray’a transfer olan Zaniolo, beklentileri karşılayamadı ve birçok takıma kiralık olarak gönderildi. Ancak şimdi eski takımı Roma’nın ezeli rakibi Lazio, Zaniolo için harekete geçti. Lazio, transferi kısa sürede bitirmek için girişimlerine başladı ve yıldız oyuncuyu ikna etti.

TCG Volkan Maldivler Envanterine Girdi

Hibe edilen TCG Volkan hücumbotu, Maldivler Milli Savunma Kuvvetleri’ne resmen dahil oldu.